Ağır Metaller, Tarım ilaçları… Toksinlerden Arınma : Detoks

Günümüzde giderek artan kanser, şeker hastalığı, karaciğer yağlanması, romatizma gibi en çok rastlanan hastalıklar toksinlerin asidik atıkların vücutta uzun süreli birikmesinden ve bunların patojen mikroorganizmaların vücudu etkilemesi için gerekli doku kirliliğini yaratmasından kaynaklanır.

Benzer şekilde damar sertliği,bağışıklı sistemi eksikliği gibi dejeneratif gibi damarsal problemlerde insanların kendi vücutlarını kendileri tarafından sokulan zararlı maddeleri yarattığı kan ve doku zehirlenmesinin sonucudur.

Topraktan, sudan, soluduğumuz havadan, aldığımız gıdalardan bize geçen kimyasal toksik, zehirleyici maddeler, vücudumuzdaki enfeksiyonlarla mücadele sonrası oluşan ve dışarı atılamayan zararlı atıklar, çevresel kirlilik ile bize ulaşan tarım ilaçları, böcek öldürücüleri, hormonlar, petrol ürünü yakıtların atıkları, evlerde kullanılan temizleyiciler, kuru temizleme maddeleri, vücut direncimizin azalmasına, yok olmasına neden olurlar.

Gıda yoluyla alınan zararlı maddeler bağırsak floramızı da bozarak, onun normal görevini yapamaz hale gelmesine yol açarlar. Bozulan bağırsak florası da değişik toksinlerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır.

Normalde metabolik aktivite sonucu ortaya çıkan zararlı ürünlerin ve dışardan alınan toksinlerin  vücuttan atılabilmesi için  ter, idrar, dışkı, solunum ve safra aracılığı  ile kurulan bir denge söz konusudur ve beden toksinlerden arındırılabilmektedir.  Bu noktada bol su içmenin detoks sisteminin iyi çalışması için çok önemli olduğunu vurgulamak gerekir.

Ancak çevremizdeki olumsuz faktörlerin giderek artması, yanlış beslenme, toksik çevre ve az su içmek organizmanın bu görevini yerine getirmesine engel olmaktadır.

Çevresel yüklerin arasında manyetik alan kirliliklerini de hesaba katmak gerekir. Ve bu fatura her geçen gün ağırlaşarak insan organizmasını tehdit etmektedir.

Ne yapmalıyız ?

Bizi zayıf düşüren doku kirlenmesi neredeyse her zaman kendi kendimize sebep olduğumuz durumdur.Bu durum Ameliyatla,iğnelerle,haplarla ve diğer çabuk iyileştiren tıbbi yöntemlere düzeltilemez. Ancak hastalık oluştuktan sonra tıbbi müdahalelerle belli sonuç elde edilebilir.

Vücuttaki kirlenmeyi gidermenin tek yolu arınmaktır. (DETOKS)

Biorezonans terapileri ile detoks iyileşmeyi hızlandırır 

Toksinlerin birikmesi ile vücudumuzda hormonal ve enzimatik dengesizlikler, sinir sistemi ve bağışıklık sisteminde bozukluklar oluşur.  Bunun sonucunda da fizyolojik dengesizlikler ve akut / kronik hastalıklar  ortaya çıkar.

Bünyemizde biriken ve çeşitli hastalıklara neden olan bütün bu zararlı maddelerden, ağır metal ve  toksin birikimlerinden biorezonans terapileriyle arınmak mümkündür.

Öncelikle “bütünsel olarak” vücuda sağlığını kazandırmayı amaçlayan biorezonans terapileri, sağlıklı  bir yaşam için  ihtiyacı olan frekansları bedene verebilmemizi ve organizmadan zararlı frekansların uzaklaştırılmasını sağlar. Detoks organlarının vücudumuzun ihtiyacı olan görevlerini yerine getirebilmelerini sağlayacak organ destek terapileri de biorezonans tekniği ile yapılabilir. Bu sayede vücuttaki mekanizmaların  normal enerjik seviyede ve düzenli çalışmaları sağlanır.  Zararlı maddelerin vücuttan uzaklaştırılması kolaylaştırılmış, bağışıklık sistemi rahatlatılmış olur.

Biorezonans terapileri ile detoks tedavisi, detaylı anemnez, kan testi, frekans tarama testleri ve muayeneden sonra başlar. Ortalama 4-6 seanslık Biorezonans terapi programı gerektirir. Ancak terapi sürecini belirleyen asıl öge tüm vücudun frekans ihtiyaçlarının karşılanmasıdır.